Yunanistan ile başlayıp İrlanda ile devam eden borç krizinin İspanya, Portekiz, İtalya, Belçika ve diğer ülkelere yayılmasını engellemek amacıyla Avrupa Merkez Bankasının aldığı önlemler piyasaların ateşini düşüremedi. Geçen hafta Brüksel’de bir araya gelen Euro Bölgesi ekonomi ve maliye bakanları, 750 milyar euro’luk kurtarma paketinin, krizden etkilenebilecek diğer üyeleri de koruyacak biçimde genişletilip genişletilmemesini ele aldılar. Kurtarma fonundaki kaynağın artırılması fikri, İspanya ve İtalya gibi büyük ekonomilerin krize girmesi halinde mevcut imkanların yetersiz kalacağı endişesi nedeniyle ortaya atılmıştı. IMF’nin de mevcut kurtarma fonunun İspanya ve İtalya’nın sıkıntıya düşmesi durumunda yeterli olmayacağı görüşünü belirtmesi, Euronun değer kaybının, 2010 yılının son günlerinde ve özellikle 2011 yılında artarak devam edeceği görünümünü vermekte. Ancak buna rağmen, AB’nin ‘itici gücü ve para babası’ olarak kabul edilen Almanya’nın Başbakanı Angela Merkel, kurtarma fonundaki miktarın artırılmasına kesin bir dille karşı çıkmakta. IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn’ın, görüşüne katılmadığı açıklamasında “Euro Bölgesi’nin kurtarma fonunun artırılmasına ihtiyaç bulunmuyor” diyerek son noktayı koydu. Piyasa oyuncuları ise Euro Bölgesi’ne ilişkin endişeleri giderecek merci olarak hükümetleri değil, ECB’yi görmekte. Citigroup ekonomistleri Jürgen Michels ile Michael Saunders’e göre, Avrupa mali politikasına yön verenlerin krizle mücadele için ek önlemleri en sonunda alacağı beklentisi hakim durumda.
IMF'nin geçen ay açıkladığı ''Dünya Ekonomik Görünümü Raporu''na göre, satın alma paritesinde (SGP) 2008 yılında GSYH'si 336,6 milyar dolar olan Yunanistan'ın 2010 yılında, GSYH'sinin 322,5 milyar dolar olması bekleniyor. Yunanistan'ın GSYH'sinin 2008 yılındaki seviyesine 337,7 milyar dolarla 2013 yılında ulaşacağı tahmin edilmekte. İrlanda'nın GSYH'si 2008 yılında 184,9 milyar dolar iken, 2010 yılında, bu rakamın 173,6 milyar olacağı öngörülüyor. İrlandanın, iki yıl önceki seviyesine 186,7 milyar dolarla muhtemelen, 2012 yılında ulaşması beklenmekte. İspanya'nın iki yıl önceki GSYH'si 1 trilyon 397,3 milyar dolar iken, 2010 yılında bu rakamın 1 trilyon 364,4 milyar dolar olması bekleniyor. İspanya ise, GSYH’ni ancak, 2012 yılında 1 trilyon 435,5 milyar dolara yükseltebilecek .
Sonuç olarak 2010 yılının sonuna yaklaşılırken, Euro bölgesi üye ülkelerin maliye bakanları hala ortak hareket edememekte. Piyasa otoriteleri ise, euro bölgesi için olumsuz raporları vermeye devam ediyor ve umutlar henüz geri kazanılmış durumda değil. Özellikle yapılan açıklamalar, 2011 yılında sıkıntılı günlerin daha da artacağı yönünde. Standard Chatered’ın öngörülerine göre 2011 yılı ortalarında parite de 1.20’li seviyeleri görmek mümkün. Westpac Banking ise kısa süreli ayı piyasası rallisi yaşanacağını belirtmekte. Ortak para birimi Euro, en son Kasım’ın 5’inde dolar karşında değer kazanmıştı.
Dr.İsmet DEMİRKOL